YABANCI ( OUTLANDER #1 ) KİTAP YORUMU 

Adı : Yabancı
Orijinal Adı : Outlander
Yazar : Diana Gabaldon
Sayfa Sayısı : 752
Seri : Outlander #1
Yayınevi : Epsilon  Yayınları
Puanım : 15 /15

KONU

        Eşsiz bir hikaye anlatımı ... Unutulmaz karakterler... Zengin tarihi detaylar ...
       Sene 1945. Eski bir savaş hemşiresi olan Claire Randall, evine dönmüştür. Tekrar bir araya geldiği eşiyle ikinci bir balayına çıkar. Salisbury Düzlüğü’nde bulunan tarihi taş çemberini ziyaret ederler. Bu taşlardan birine dokunan Claire birden kendini, savaş yüzünden yıkılmış ve gruplaşmış sınır baskınlarına maruz kalan İskoçya’da bir yabancı olarak bulur. Sene 1743’tür.
       Anlayamadığı güçler tarafından zaman içinde geçmişe savrulan Claire, hayatı için tehdit oluşturabilecek mülk sahipleri ve casusların arasına düşmüştür. Cesur bir İskoç savaşçısı olan James Fraser, Claire’e öyle sınırsız bir aşk sunar ki, genç kadın sadakat ve tutku gibi iki zıt duygunun arasında sıkışıp kalır. Farklı zamanlarda yaşayan ve hiç ortak özellikleri olmayan bu iki adam arasında bir seçim yapması gerekmektedir.

YORUM 

    Yoruma seriye başlamaktan korktuğum ile giriş yapmak iyi bir fikir mi bilemiyorum. Sorun kitapların kalın olması değil , gerçekten , ne kadar çok seveceğimi biliyor olmamdan kaynaklanıyordu.
      Kurgusu itibariyle savaşlar , dönem entrikaları , politika vs. hakkında bilgi sahibi oluyorsunuz. Genel bir tarih bilginiz varsa , özellikle İngiltere ile ilgili , 1743 tarihinin Culloden Savaşı' ndan iki yıl öncesine geldiğini tahmin edebilirsiniz.  Arka kapakta verilen tarih dolayısıyla kitabın Jacobit İsyanları' nı içerdiğini anlayabiliriz. ( Spoiler değil.) Haliyle konu tarih ve İskoçya olunca benim için akar sular durdu ve okumaya başladım.



     Yoruma geçmeden önce Jacobit İsyanları ile ilgili kısa bir bilgi vermek istiyorum çünkü kitapta bu konu biraz karışık anlatılıyor.1688 isyanı ile tahtından olup Fransa'ya kaçmak zorunda kalan İngiltere kralı James Stuart ile ardıllarını tekrar ingiliz tahtına oturtmak amacıyla çıkan isyanlardır. Jacobite kelimesi James'in latince hali olan Jacobus'dan gelir. Anlaşılabildiği üzere James taraftarı demektir. Jacobiteler İskoç klanları, üst düzey ruhban, yerli katolikler ve  arasından kendilerine taraftar bulmuşlardır. Üç isyan gerçekleşir ve sonuncusu 1745 'tir. Yakışıklı Prens Charlie etrafında birleşmiş İskoç ve İrlanda klanları İngiltere ile Culloden Savaşı'nı yapar. Başarısızlığın bedelini İskoçlar ve İrlandalılar öder . Onlardan geriye balladlar ve türküler kalır..
     Kısa tarih dersimizden sonra konuya dönecek olursak ; Ana karakterimiz Claire İskoçya ' da bulunan Craigh Na Dun harabelerine dokununca kendini 200 yıl geçmişte bulur. İngiliz ve İskoç geriliminin olduğu bu dünyada Claire kendini İskoç klanlarından birinin parçası olarak buluverir . ve Jamie ' nin ....
       Claire sevdiğim güçlü  kadın karakterlerden biri oldu. Zekası ve kişiliği ile olayları renklendirdi. Ailesine ve aşına sahip çıkan cesur bir karakterdi.



          Gerçek olmasını ölesiye istediğim bir diğer ana karakterimiz ise Jamie Fraser...  Temiz kalbi , sadakati , inancı ve aşkıyla favorim oldu diyebilirim. Claire ' i her konuda desteklemesi ve ona sahip çıkması , dönemin erkeklerine bakıldığında olağan dışı bir durum. Ayrıca kilt kendisine çok yakışıyor.
           Tarihi olay ve unsurlar kitapta kendini sıkça gösteriyor. Kitabın gerçek tarihe bağlılığı gözlerimi yaşarttı.
         Son bölümleri okuması benim için zor oldu . Bu kadar büyük bir psikolojik bir savaş gerekli miydi yoksa karakterin oluşması için şart mıydı bilemiyorum ama zor okuduğumu ve  içimin yandığını belirtmeliyim.
         Diziyi izleyen biri olarak senaryonun kurguya bağlı kalması beni mutlu ediyor. Harika bir uyarlama . Jamie için Sam 'in seçilmesi ve kendisinin bir İskoç olması vs....
         Uzun bir seri olduğunu biliyorum lakin bir kere başladım bırakamayacağım . Kesinlikle tavsiye ettiğim serilerden birisi.  eğer kalın kitap fobiniz varsa yenseniz iyi olur çünkü serinin kitapları gittikçe kalınlaşıyor. Okuyun , okutun !
   

Kanın benim kanım ,

Kemiğin benim kemiğim ,

Bir olabilmemiz için vücudumu 

Ölene kadar da ruhumu sana sunuyorum...

Hafifçe omuz silkti. 'Aslında diğer yeminlerle aynı ,  bu biraz daha ilkel ...' sarılı bileğime baktım . ' evet , bu konuda hemfikirim. '