GÖLÜN DİBİNDEKİ EV ( A HOUSE AT TE BOTTOM OF A LAKE ) / JOSH MALERMAN

Adı :  Gölün Dibindeki Ev
Orijinal Adı :  A House at the Bottom of a Lake
Yazar : Josh Malerman
Sayfa Sayısı : 182
Yayınevi : İthaki Yayınları
Puanım :  10 / 15

KONU

İkisi de on yedi yaşındaydı . İkisi de korkuyordu. İkisi de evet diyordu.
Mükemmel bir ilk randevuydu : üzerinde kanoyla kürek çekilen göller, sandviçler ve soğuk içecekler... Ama Amelia ve James aniden suyun altında yaşamlarını sonsuza dek değiştiren bir şey keşfettiler.
İki katlı.
Bahçesi var .
Ve ön kapısı da açık.
Gölün dibinde bir ev.
Amelia ve James için tek bir kural var : Evle ilgili soru sormak yok. Peki böylesinde muhteşem bir yerin , bir bedelinin olmaması mümkün mü ?
İkili , dalgaların altındaki evde vakit geçirirken gerçekler de ortaya çıkmaya başlıyor:
Bir evin boş olması , orada kimse olmadığı anlamına mı geliyor ?

YORUM

    Gölün Dibindeki Ev merakla beklediğim kitaplardan biriydi. Yazarın ilk kitabı olan Kafes 'i okumadım çünkü konusu ilgimi çekmemişti , ayrıca bir arkadaşım olayları anlattığından pek bir okuyasım gelmemişti. Ama Gölün Dibindeki Ev konusu itibariyle dikkat çekiciydi.
    Her şey James ve Amelia ' nın ilk randevularında bir kano gezisine çıkmasıyla başlıyor. O göl benim bu göl senin derken kimsenin bilmediği üçüncü bir göl buluyorlar. Bir de ne görsünler gölün dibine bir ev var ! Hem de dayalı döşeli ... Ama nasıl ? Unuttum , nasıl diye sormak yok .
      Her şey bir yana konu güzel  ve orijinal yani hayatınızda gölün dibindeki bir evi anlatan kaç kitap okudunuz ki ? Fakat bu nasıl diye sormak yok olayı canımı çok sıktı. Neden yani ? Nasıl merak etmezsiniz ? Neymiş efendim büyüsü kaçarmış...
       Evimiz iki katlı , bahçeli ,sahibinden satılık 😀 İkili sıra ile suya giriyor ve gölün dibindeki eve giriyor.

"Sallanmıyor diye düşündü fenerini palto askısının ahşap döşemelere basan ayağına tutarken. Ne sallanıyor, ne yüzüyor, ne de yan yatıyor."
      
Evin tonlarca suyun altında yeni gibi kalması ayrı bir olay , eşyaların bulunduğu yerden kalkmaması ayrı bir olay.



    Kitabın sonunda olan olay kafamı karıştırdı. Hani durup ee sonunda ne oldu deseniz size ' Bilmem bende anlamadım ' derim. Her şey hayal miydi yoksa ' o ' başından beri o sokakta mıydı ?
     Kitapta yarım kalmışlık havası vardı . İkinci bir kitap yazılacak bir konu değil yani keşke bütün soru işaretleri kitabın sonunda açıklansaydı.
       Kısacası ; geneliyle güzel bir kitaptı , kitabın kapağı ve kadifemsi dokusu beni benden aldı. Sadece okurken yüksek beklentilerle başlamayın.